cevak-info / Cevdet Akburu
  *2014'E DAİR YENİLİKLER
 

Tıp Dünyasında Bir İlk:
Laboratuvar Ortamında Üretilen Organ

 

Wake Forest Rejeneratif Tıp Enstitüsü Direktörü ve Üroloji Bölümü Başkanı olan Dr. Anthony Atala doku ve organ yenilemesi ve üretimiyle ilgili çalışmalarıyla tanınıyor. Dünyadaki en büyük organ sorunun böbrek olduğuna değinen Atala ekibi ile birlikte dünyada ilk defa laboratuvar ortamında bir mesane üretti ve birçok kişiyi hayata döndürdü. Bunun dışında bir hastanın ölmüş olan organındaki ölü hücreleri boşaltıp yerine hastanın kendi sağlıklı hücreleri entegre ederek o organı hayata döndürebilen bir çalışmaya da imza atan Atala ve ekibi şu an, yazıcıdan çıktı alır gibi laboratuvarda üretimi yapılabilecek organlar üzerinde çalışıyor.

Dr. Atala ve ekibinin tıp dünyasına getirdiği diğer inovasyonları görmek ve videoyu izlemek için linke tıklayın http://bit.ly/1brksOr
Kaynak: http://www.turkiyeinovasyonhaftasi.com/

 

 

İngiltere'de yayan David Latimer adlı bahçıvan, 1960'ta bir cam kap içine ektiği bitkiyi 12 yıl normal şartlarda büyüttükten sonra 1972'de bitkinin hava ve suyla olan temasını kesti. Bitkiyi günümüze kadar bu şekilde yaşatmayı başardı. Bitkinin gösterdiği örnek fotosentez mucizesinin örneğidir. Çünkü şişenin içinde bitkinin beslenip büyüyebileceği bir ekosistem ortamı oluşmuş. Bitki fotosentez yolu ile ürettiği oksijen ve köklerinden ve ölen yapraklarından oluşan gübreyle besleniyor. Tek ihtiyacı olan şey de güneş ışığıdır. Bilim insanları durumun, hava ve sudan mahrum bazı canlıların fotosentez yoluyla doğal yaşamda nasıl ayakta kaldıklarının dikkat çekici bir örneği olduğunu açıkladı.







Kaynak: http://www.turkiyeinovasyonhaftasi.com/
 

Havayı Temizleyen Bisiklet Red Dot Tasarım Ödülü Aldı

 

Lightfog Creative and Design şirketinin tasarladığı hava temizleyen bisiklet Red Dot tasarım ödülünü aldı.

Şimdilik bir prototip olsa da, direksiyonun ortasına eklenen özel bir filtre havayı zararlı partiküllerden temizliyor. Gidon ise güneş enerjisinden aldığı enerjiyle yakıt hücreli bir bataryayı şarj ediyor. Böylece bisiklet bir yandan temiz oksijen yayıyor diğer yandan havayı temizliyor.

Hem trafik hem de hava kirliliği probleminin çözüleceğini düşünen tasarım direktörü Silawat Virakul bisiklete böylece hava temizleme özelliği yüklenebileceğini belirtiyor. Belki de bisiklet paylaşım programı gibi bir programla, havayı temizleyen bu bisikletler ulaşımı oldukça kolaylaştırabilir. Global ısınmanın gün be gün arttığı dünyamızda alternatif enerji yöntemlerine yönelmek ve havayı temizlemek oldukça önemli.

Kaynak: http://www.turkiyeinovasyonhaftasi.com/
 

Genetiği Değiştirilmiş Virüsler Bataryaların Ömrünü Arttıracak!

 

Massachusetts Teknoloji Enstitüsü (MIT) araştırmacıları, elektronikcihazların en büyük sorunlarından biri olan batarya ömrü konusunda önemli bir çalışmaya imza attılar.

Araştırmacılar, genetiği değiştirilmiş bir virüsü mikroskobik elektrot kablolar üzerinde serbest bırakarak önemli bir gelişmeye imza attı. Araştırmada, lityum-hava bataryalarının güçlerinin artırılabileceği anlaşıldı. Bu sayede elektrikli arabaların menzilinin arttırılabileceği düşünülüyor.

MIT araştırmacıları, lityum-hava ve lityum-iyon bataryalardaki sorunu aşmak için, bataryaların üretim sürecinde kırmızı kan hücresi büyüklüğündeki nano kablolara biyo-mühendislik ürünü virüsler ekledi.

Deneylerin başarılı olması halinde elektronik cihazlarda kullanılan batarya ömrünün 2-3 katına çıkarılabileceği düşünülüyor.

Kaynak: http://www.turkiyeinovasyonhaftasi.com/
 

 

 

Oregon State ve Almanya'dan bilim insanları tarafından yapılan araştırma Journal of the Botanical Institute of Texas'da yayınlandı.

 

100 milyon yıllık amberin içinde bulunan bitkinin en eski bitki üremesi kanıtı olduğu gözlendi. 18 küçük çiçek veren bu en eski bitkinin Kretas dönemine ait olduğu belirtiliyor. Bugün nesli tükenen bu bitkinin orta Kretas döneminde Dünya'nın değişen yüzünü temsil ettiği düşünülüyor.

 

Amberin içindeki çiçekler halen mükemmel durumda. Amber içinde sıkışıp kalan böcekler ve çiçekler için sanki zaman durmuş. Akan reçine bu numuneyi yarı çok uzun bir süreçte fosilleşerek taşlaşmasına neden olmuş. Amberin içindeki çiçek öbeği şimdiye kadar bulunanların en iyi örneği. Bitki daha yeni çiçeklenmeye başladığından çiçekler halen çok küçük.

Kaynak: 
http://www.gercekbilim.com/100-milyon-yillik-amberde-tarihin-en-eski-bitki-uremesi-gozlendi/ 
 

Cerrahlar için tasarlanan BioPen Tıp Dünyasında Harikalar Yaratıyor!

 

3Doodler ve SwissPen gibi teknolojiler 3D baskı teknolojisini tüketicilerin ellerine ulaştırırken, BioPen adı verilenWollongong Üniversitesi'nden (Avustralya) yeni bir teknoloji daha kabiliyetli elleri hedefliyor. Cerrahlar için tasarlanan bu kalem sayesinde bir mucize gerçekleşiyor ve canlı hücreler istenilen bölgeye yerleştirilerek kemik ve kıkırdakların iyileşmeleri hızlandırılıyor. Yani bu biyo kalem sayesinde yaralanan bölgeye hücre takviyesi yapılabiliyor. Kalemden çıkan materyal hafif bir UV ışığı yardımıyla katılaşıyor. Bu sürekli eklenen hücreler tabaka tabaka işlenerek 3D yapı oluşturuluyor.

Hücreler yaralı bölgeye eklendikten sonra, üreyerek sinir, kas veya kemik hücresine dönüşüyor. Sonunda ise dokuları oluşturuyor. Biyopen ya da türkçesi biyokalem aynı zamanda gelişme faktörlerini besleme ya da ilaçların bölgeye yayılmasını sağlama amaçlı kullanabilir. Geliştiriciler el tipi tasarımı sayesinde ameliyat masalarında hassasiyet ve taşınmanın kolaylaşacağını belirtiyor.

 

" Biyopen tedavisi sayesinde akut olarak hasar görmüş kemik ve kıkırdakları iyileştirmek mümkün olacak, yani spor veya araç kazalarında alınan yaralanmalar iyileştirilebilecek,” diyor Prof. Choong. Prof. Wallace'ın araştırma ekibi kök hücreler ve polimer kimyasını bir araya getirerek, cerrahlara kemikleri ve eklem hasarlarını iyileştirme konusunda yeni çözümler sunuyor.

Melbourne St Vincent Hastanesi'nde denenen biyokalem teknolojisi, Prof. Peter Choong'un başkanlığında, klinikdenemelerde kullanılacak hücre materyalini mükemmelleştirmek için geliştiriliyor.

Belki de gelecekte 3 boyutlu yazıcı robotlar kırılan yerlerini onarak ve iyileştirecek. Bu sanki Elysium filminden bir sahne gibi gelebilir.

Kaynak: http://www.turkiyeinovasyonhaftasi.com/
 

Bitkilerde Bulunan Doğal Bir Bileşik Sayesinde Farelerdeki Alzheimer Durduruldu!

 

 

Salk Enstitüsü'nden bilim insanları bazı meyve ve bitkilerde, farelerde Alzheimer hastalığından kaynaklanan hafıza kaybını durduran doğal bir kimyasal olduğunu keşfettiler. Yapılan deneylerde normalde bir yıldan küçük farelerde içinde geliştirilen Alzheimer semptomlarının fisetin adı verilen bir flavonol bileşiği sayesinde ilerleyen progresif hafıza ve öğrenme kayıpları engellendi. Buna rağmen bu ilaç beyindeki amiloid plaklarının değiştiremiyor. Bu plaklar Alzheimer hastalığına neden olan protein birikmelerinden oluşuyor.
 
Yeni araştırma Alzheimer semptomlarının beyindeki bu plaklardan bağımsız olarak tedavisini öneriyor.
Bu bileşikler ise salatalıktan çileğe pek çok bitki ve meyvede yer alıyor.

Kaynak: http://www.turkiyeinovasyonhaftasi.com/

Galaksimizin Çekiminden Kurtulabilen Yeni Hiperhızlı Yıldızlar Keşfedildi

 
 
 
Astronomlardan oluşan bir ekip, Samanyolu'nun kuvvetli çekiminden kurtulabilen "hiperhızlı yıldızları” keşfetti. Bu yıldızlar galaksimizin çekim pençesinden kurtulabilecek kadar hızlı hareket eden yalnız yıldızlar.
 
Normalde bir yıldızın galaksinin dışına fırlaması mümkün değil. Bu ancak galaktik merkezdeki kara deliklerle etkileşime giren yıldızlarda görülebiliyor. Fakat bu hiperhızlı yıldızlar tümüyle yeni bir sınıf ve galaksinin merkezinden fırlamış değiller.
Astrofizikçiler bir yıldızın galaksinin çekiminden kurtulması için saatte 1,600,000 km hızdan daha hızlı gitmeleri gerektiğini belirtiyor. Ayrıca galaksimizin merkezindeki kara delik yaklaşık 4 milyon güneş kütlesine sahip olduğundan, bu çekim etkisinin yıldızları hiper hızlara çıkarmak için yeterince güçlü olduğunu düşünüyorlar. Daha önce bu etkiye girmiş 18 adet dev mavi yıldız saptandı.
 
Palladino ise güneş büyüklüğünde 20 yeni hiper yıldız keşfetti. Astronomlar hiperhızlı yıldızların nasıl bu hıza ulaştığını tespit etmeye çalışıyor.

 

Kaynak: http://www.gercekbilim.com/galaksimizin-cekiminden-kurtulabilen-yeni-hiperhizli-yildizlar-kesfedildi/

Bilim Adamları Kötü Anıları İyiye Çevirmenin Yolunu Buldular

 
Yaşadığımız kötü olaylar sebebiyle bir sokak bizim için korkutucu, bir insan sevimsiz olabilir. Çünkü beynimize o mekan ya da kişi kötü olayın hatırlatıcısı olarak kodlanmıştır. Massachusetts Teknoloji Enstitüsü (MIT) Nöral Devre Genetiği Merkezi araştırmacıları, olumsuz anılar sonucunda oluşmuş duygu durumunu değiştirebilecek bir yöntem geliştirdiler.

Prof. Dr. Susumu Tonegawa'nın yönettiği araştırma grubu denek olarak kullandıkları farelerin beyninde önce mekanla ilgili nöronları belirleyip, farelere elektrik şokları vererek mekanla ilgili kötü anılar edinmelerini sağladılar.

Sonrasında aynı nöronları optik kablolar aracılığıyla uyararak ve bu kez ödül vererek farenin duygularını olumluya çevirmeyi başardılar.

Araştırma, özellikle Travma Sonrası Stres Bozukluğu ve depresyon tedavisi için büyük önem taşıyor.

Kaynak: http://www.turkiyeinovasyonhaftasi.com/
 

 

 
 

 
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol